Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Mayıs, 2021 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

YEZİDİLİK

İMAM HATİP DERSLERİM   YEZİDİLİK 1.  Yezidilik daha çok  Türkiye, Irak, Suriye ve İran’da görülen bir inanıştır.  Bu gruba Yezidi isminin verilmesinin arka planında; Ø      İran’ın Yezd şehrinden gelen köklerinin olması Ø      Farsça’da "melek, tanrı" anlamında ized kelimesinin kullanılması Ø      Tanrıya kulluk edenler anlamında ezidi, izidi denilmesi Ø      Emevi halifesi I. Yezid’e bağlılıkları şeklinde görüşler vardır. 2.   Yezidiler kendilerine  Ezidi derler.  Yezidiliğe  asıl şeklini 12. yüzyılda yaşamış olan Adî b. Müsafir  vermiştir. 3.   Günümüzde yaklaşık  750 bin civarında Yezidi olduğu tahmin edilmektedir.  Türkiye’de  Siirt, Batman, Mardin, Urfa ve Diyarbakır’da 50.000 civarında  Yezidi yaşamaktadır. 4.   Yezidiler,  Mushaf-ı Reş (Kara Kitap) ve Kitabu’l-Cilve (Vahiy Kitabı)   isimli kitaplarını kutsal sayarlar. 5.  Yezidiliğin  Temel İnanç Sistemleri; Ø      Yezidi inancının merkezinde  Tanrı ile O’nun yarattığı yedi melek ve onları idare eden Melek Tâvûs bulunm

MUSEVİ HAHAMBAŞILIĞI

İMAM HATİP DERSLERİM   MUSEVİ HAHAMBAŞILIĞI 1.   Türkiye’deki Yahudilere   Musevi denir. 2.   Haham kelimesi  sözlük anlamı olarak İbranice ve Aramice’de   "bilge, yetenekli kişi"  anlamına gelmektedir. Terim olarak ise  Tanah (Yahudi Kutsal Kitabı) ve Talmud (Tanah’ın yorumu, tefsiri) üzerinde yeterli eğitimi alıp sonrasında belirli bir Yahudi cemaatine ruhani önderlik yapan kişiye   denilir. Bir başka deyişle Musevi din adamıdır. 3.   Hahamların görevleri; Ø      Dinî konularda öğreticilik Ø      Sinagogun idaresi, ayinleri, evlilik, cenaze gibi merasimleri yönetme Ø      Vaaz ve irşad gibi görevleri Ø      Bununla birlikte  hahamlığı, Hıristiyanlık’taki ruhban sınıfı olarak düşünmek yanlış olur.   Hahamlar kendi işleriyle meşgul olmakla beraber dinî görevleri de yerine getirebilir. Günümüzde  Ortodoks Yahudilik kadınların haham olmasını uygun bulmaz. Fakat Reformist Yahudilerde kadın hahamlar vardır. 4.   Yahudiler yaşadıkları hemen hemen her ülkede  Yahudilerin çıkarların

TÜRK ORTODOKS KİLİSESİ

İMAM HATİP DERSLERİM   TÜRK ORTODOKS KİLİSESİ 1.  İstiklal Savaşı sırasında  Yunanlılardan yana tavır koyan Fener Rum Patrikhanesine karşı Türk Ortodoksları tarafından   kurulmuştur.  1922 yılında Kayseri’de kurulan   Türk Ortodoks Kilisesi,  1924 yılında merkezini Galata’daki Panaiya Kilisesi’ne   nakletmiştir. 2.  Lozan Barış Görüşmelerinin sonunda bu kilise mensupları  1923 yılında Nüfus Mübadelesi (Türkiye’de yaşayan Rumlar ile Yunanistan’da yaşayan Müslümanların Değişimi) kapsamında   zorunlu olarak  Yunanistan’a göçmek zorunda kalmışlardır. 3.  Türk Ortodoks Kilisesi kurucusu ve  1884 yılında Yozgat’ın Akdağmadeni ilçesinde doğmuş olan Papa Eftim   (Gerçek ismi Pavli Karahisaroğlu’dur. Soyadı kanunundan sonra Zeki ERENEROL), İstiklal Mücadelesinde Türkiye’nin yanında yer almıştır. Bu tutumu nedeniyle  Fener Rum Patrikhanesi ile arası açılmış, aforoz edilmiş ve bu da onun bağımsız bir kilise kurmasına sebep olmuştur. 4.  Türk Ortodoks Kilisesi’nin, temel inanç konularında Ortodoks

FENER RUM PATRİKHANESİ

İMAM HATİP DERSLERİM   FENER RUM PATRİKHANESİ 1.  Roma İmparatoru  Konstantin tarafından inşa edilen İstanbul (Konstantinopolis),   330 yılında   başkentin daha güvenli bir yer olması sebebiyle  başkent ilan edildi.   İstanbul bu tarihten itibaren  Hıristiyanlar için önemli bir siyasi ve dinî merkez oldu. 2.   Fatih Sultan Mehmet 1453 yılında   İstanbul’u fethedince Ortodoks Hıristiyanların işlerini  sevk ve idare etmek üzere   yeni bir  Patrik atadı.   Patrikliğin konumu  Türkiye Cumhuriyeti döneminde de devam etti.   Böylece Patrikliğe ve gayri müslim unsurlara, Osmanlı ve Türkiye Cumhuriyeti yönetimlerinde  din, dil, namus, mal ve can güvenliği temin edildi. 3.  Patrik, dini alanda  büyük bir serbestliğe sahipti.   Buna bağlı olarak da Patrik, bazı dönemlerde  yetkilerinin dışına çıkmış, siyasi ve dünyevi birtakım işlerle uğraşmıştır.   Mesela  I. Dünya Savaşı’na sonradan katılan  Yunanistan,   kazananların tarafında olmasına dayanarak Anadolu’yu işgal hareketine başlamıştır. Bu çer

SÜRYANİ KİLİSESİ

İMAM HATİP DERSLERİM    SÜRYANİ KİLİSESİ 1.   Süryani kilisesi kökenini  Havari Thomas’a  dayandırır. Süryani kelimesi,  Asurcadan türemiştir ki Asurlular manasına gelmektedir.  Süryaniler  451 yılında yapılan Kadıköy Konsili’ni tanımayarak, Hristiyanlık içerisinde bağımsız bir kol olarak günümüzde varlıklarını sürdürmektedirler. 2.    Süryaniler,  5. yüzyılda Doğu Süryanileri (Nesturiler) ve Batı Süryanileri (Yakubiler)   şeklinde ikiye ayrılmışlardır. 3.   Nesturiler’in lideri  Nestorius (ö. 451), Hz. İsa’da ilahî ve insani olmak üzere iki ayrı tabiat bulunduğunu ve bunların birbirine karışmadığını, Hz. Meryem’in Tanrı annesi (theotokos) değil insan annesi (antropokos) olarak isimlendirilebileceğini   iddia etmektedir. İlk zamanlarda  Urfa, Nesturilerin merkezliğini yapmış iken zamanla Nesturiler, Arabistan, Hindistan ve Çin’de yayılmıştır. 4.   Batı Süryanilerini (Yakubiler),  Yakub Baradaeus (ö. 578) kurmuştur. Yakubiler, Hz. İsa’da hem tanrısal hem de insani tabiatın birleşerek ye

ERMENİ KİLİSESİ

İMAM HATİP DERSLERİM   ERMENİ KİLİSESİ 1.  Ermeni Kilisesi kökeni  havari Tadeos ve Bartolomeos’a   dayanır. Fakat bu kilisenin asıl gelişmesi,  301 yılında Aziz Gregorios (Gregor) liderliğinde olmuştur   ve Hristiyanlık,  Ermeni Krallığının resmi dini olarak kabul edilmiştir.   Böylece  Ermeniler Hristiyanlığı toplu olarak kabul eden ilk devlet olmuştur. 2.   Ermeni Kilisesi’nin ana merkezi,  Gregorios’un Erivan yakınındaki Eçmiyazin’de kurduğu ilk Ermeni Kilisesidir. 3.   451 yılında yapılan Kadıköy Konsili Ermeni Kilisesi tanımamış ve böylece Hristiyanlar içerisinde bağımsız bir kol olarak ortaya çıkmıştır.   Fatih Sultan Mehmet  Ermeni Cemaatiyle yakından ilgilenmekteydi. 1461 yılında Bursa’daki Ruhani Reislik makamını Patriklik seviyesine yükseltmiştir.  Fatih Sultan Mehmet’in bu hamlesi ile  bütün Osmanlı Topraklarındaki Ermeniler, İstanbul Ermeni Patriğini (Kumkapı’da) “milletbaşı” olarak kabul etmişlerdir. 4.   18. Ve 19. Yüzyıllarda Katolik ve Protestanlar, Ermenileri kendi me

CENAZE ADABI

 İMAM HATİP DERSLERİM CENAZE ADABI 1. Vefat Anında Yapılması Gerekenler 1.   Ölüm, yeryüzündeki bütün canlılar için geçerli olan ilahi bir kanundur. Her canlı için kaçınılmaz bir sondur. Bir kimsenin ölüm zamanını sadece Yüce Allah bilir. Yüce Allah ölüm ile ilgili şöyle buyurmuştur: “De ki: Kaçıp durduğunuz ölüm, muhakkak sizi bulacaktır...” (Cuma suresi, 8. ayet) “ Nerede olursanız olun sağlam ve güçlendirilmiş kaleler içinde bulunsanız bile ölüm size ulaşacaktır...’’ (Nisa suresi, 78. ayet) 2.   Hz. Muhammed’de her fırsatta ümmetini ölüm hakkında uyarmıştır ; “Ensardan bir kişi Hz. Peygamber’e (s.a.v.) gelerek şöyle sordu: "Ey Allah’ın Resulü! Müminlerin hangisi daha faziletlidir?’ Hz. Peygamber (s.a.v.), ‘Ahlak bakımından en güzel olanları." buyurdu. Sonra adam, ‘Müminlerin hangisi daha akıllıdır?’ diye sordu. Hz. Peygamber (s.a.v.), "Ölümü en çok hatırlayıp nefsini hesaba çekenleri ve ölümden sonrası için en güzel şekilde hazırlananları. İşte onlar en