Ana içeriğe atla

DİNİ HİTABET

DDİNİ HİTABET

1.  Din Hizmetlerinde Hitabet ve Önemi

1.               Hitabet, güzel ve etkili konuşma becerisine denir ki bu beceriye sahip olan kimselere ise hatip ismi verilir. Allah bu konu ile alakalı en güzel şekilde konuşulması gerektiğini, insanları birbirine düşürecek konuşmalardan kaçınılması gerektiğini ve çirkin sözlerden kaçınılması gerektiğini İsra Suresi 53. Ayette bir emirde bulunmuştur.

2.               Hz. Muhammed bize insanlara dini anlatırken onları nasıl etkileyip ikna etmek için hitabet sanatının nasıl kullanılması gerektiğini anlatmıştır;

Ø    Hitabet ettiği kişinin özelliklerine göre konuşmuştur

Ø    Sözünün az ve öz olmasına dikkat etmiştir

Ø    Yerine ve zamanına uygun olarak konuşmuştur

Ø    Güzel ve düzgün konuşarak bunu ashabına öğütlemiştir

NOT: Hz. Muhammed bu mevzuu ile alakalı şöyle buyurmuştur; 

“İfadenin öylesi vardır ki büyüleyici bir etkiye sahiptir

3.               Dini hizmet konusunda görevli olan kimseler muhataba karşı fikir ve duygu yönünden etkili olabilmesi için hitabet sanatını iyi kullanmaları gerekir ki bu şekilde muhatap tarafından sevilir ve sözü dinlenen bir kişi olsun. Dini hitabette bulunan bir din hizmetlisinin hitabetinde dikkat etmesi gerekenler;

Ø    Söz dinleyicileri bıktıracak kadar söz uzatmamalıdır

Ø    Dilin inceliklerini dikkate almalı ve abartılı konuşmalardan kaçınmalıdır

Ø    Dini gerçeklerin tam olarak anlaşılabilmesi için açık ve anlaşılır bir anlatım yapmalıdır

Ø    İnsanların akıl ve duygularına hitap ettiğini hiçbir zaman unutmamalıdır.

2. Dinî Hitabetin İlkeleri

1- Dinî hitabet tebliğ, davet, vaaz, irşat vb. uygulamaları kapsayan çok yönlü bir faaliyettir.

2- Din görevlileri, muhataplarına aktardıkları mesajın anlaşılması ve benimsenmesi için çalışırlar.

3- Mesajın doğru bir şekilde iletilebilmesi için hitabet tekniklerinin doğru ve etkin bir şekilde kullanılması gerekmektedir;

Ø    Kur’an-ı Kerim’de ve Allah Resulü’nün (s.a.v.) sünnetinde dini hitabetin nasıl olmasıyla ilgili bazı temel ilkelere yer verilmektedir.

v    Etkili ve güzel konuşulmalıdır. (“…Onlara öğüt ver ve onların içlerine tesir edecek söz söyle!” (Nisa suresi, 63. ayet))

v    İnsanları düşünmeye yönlendirmelidir. (“…Bakmıyorlar mı ki deveye nasıl yaratılmış” (Ğaşiye suresi, 17. ayet))

v    Müjdeleyici olunmalı korkutulmamalıdır. (“…Kim Allah’a ve Rasule itaat ederse işte onlar, Allah’ın kendilerine lütufta bulunduğu peygamberler, sıddıklar, şehitler ve salih kişilerle beraberdirler. Bunlar ne güzel arkadaştır” (Nisa suresi, 69. ayet))

v    Güzel bir şekilde uyarılmalıdır.

v    Soru cevap tekniği kullanılmalıdır. («Ey İnsanlar sizi acı bir azaptan kurtaracak ticareti size göstereyim mi? Allah’a ve elçisine inanın, mallarınız ve canlarınız ile Allah yolunda cihad edin … ” (Saf suresi, 10-11. ayet))

v    Söz ve davranışlar uyum içinde olmalıdır.

v    Muhatabın duygularına hitap edilmelidir. (“Firavun'a gidin; çünkü o azdı. Ona yumuşak söz söyleyin; belki öğüt alır veya korkar.” (Tâhâ suresi, 43-44. ayetler.))

v    Muhatabına yumuşak davranılmalıdır. (“Allah’ın rahmeti sebebiyledir ki sen onlara yumuşak davrandın. Eğer kaba, katı yürekli olsaydın, çevrenden dağılıp giderlerdi...” (Âl-i İmran suresi, 159. ayet.))

Ø    Hz. Peygamber (s.a.v.) konuştuğu dilin bütün inceliklerine vâkıf olarak insanlarla iletişim kurmuştur. İletişim kurarken;

v    Az sözle çok mana ifade ederdi. (Hz. Muhammed’in bu özelliğine “Cevâimu’l-Kelim ismi verilmektedir.)

v    Muhatabın anlayış ve kavrayış seviyesini dikkate alırdı.

v    Hızlı konuşmaz, tane tane anlatırdı.

v    Kulağa hoş gelen kelimeler kullanırdı.

v    Anlaşılması zor meselelerde konuşmalarına soru sorarak başlardı.

v    İyice anlaşılmasını istediği sözleri dikkat çekmek ve akılda kalmasını sağlamak için üç defa tekrar ederdi.

v    Gerçekleri abartmaz ve insanların takdirini kazanmayı amaçlamazdı.

v    Söze başlarken dikkat çekici başlangıç ifadelerine yer verirdi.

v    Konunun daha iyi anlaşılması için konuşmalarında çeşitli örneklere ve benzetmelere yer verirdi.

v    İnsanların hatalarını yüzüne karşı söylemez, onları küçük düşürmez, onlara olumlu ve yapıcı bir üslupla hitap ederdi.

v    Zamanlamaya dikkat eder, dinleyici bıktırmamaya özen gösterirdi.

(Abdullah İbn Mes’ud bu mesele ile alakalı şöyle buyurmuştur; Rasûlullah bize bıkkınlık gelebileceği endişesiyle özel vaaz zamanı ayırırdı, ben de size bıkkınlık vermemek için uygun vakitleri gözetiyorum”)

v    Konuşma sırasında zaman zaman jest ve mimiklerini kullanırdı. (Hz. Muhammed buyurmuştur ki: «Yetimi koruyup kollayan kişi ile ben cennette şu ikisi gibiyiz». Hz. Muhammed bu sözü söylerken işaret ve orta parmağını göstermiştir.

3. Dinî Hitabette Planlama ve Uygulama

1.               Dinî hitabetin en önemli iki alanı olan hutbe ve vaazlarda sunum öncesi plan yapma ve uygulama sırasında belli ilkelerin göz önünde bulundurmak gerekir.

3.1. Amaç ve Konu Belirleme

1.               Dinî hitabette hazırlık sürecinin ilk basamağı konu seçimidir;

Ø    Cemaatin bilgi ve kültür seviyesi, ilgi, istek ve ihtiyaçları, bölgenin örf, âdet ve gelenekleri konu seçiminde göz önünde bulundurulmalıdır.

Ø    Konuyu hutbe ve vaazın süresi dikkate alınarak sınırlandırmak gerekir.

Ø    Toplumun birlik ve bütünlüğünü bozacak ve yanlış anlaşılmalara yol açacak konular seçilmemelidir.

3.2. Plan Yapma

1.               Dinî hitabet için hazırlanan konudan cemaatin istifade edebilmesi için hutbe ve vaazlarda belirli bir plan çerçevesinde sunum hazırlığı yapmak gerekir;

3.2.1- Vaaz Planı Hazırlama

1.               Vaaz ortalama 30-45 dakikalık bir konuşmadır.

2.               Etkili bir vaaz iyi bir planlama dahilinde hazırlanılmalıdır.

3.               Bir vaaz giriş, gelişme ve sonuç bölümlerinden oluşur.

Vaaz Planının Bölümleri

Giriş

1.               Besmele, hamd, salât içeren bir dua ile başlanır. 

2.               Konuyla ilgili ayet ve hadis okunarak konunun ne olduğu belirtilir.

Gelişme

1.               Bu bölümde ayet ve hadisler ışığında konu açıklanır ve örneklendirilir.

Sonuç

1.               Vaazın konusuyla ilgili düşüncelerin kısa bir özeti yapılır.

2.               Vaaz ile hedeflenen davranışların gerçekleşmesi temenni edilir. 

3.               Cemaat için güzel dileklere yer verilen kısa bir dua ile bitirilir.

3.2.2- Hutbe Planı Hazırlama

Hutbenin Bölümleri

Hitap Cümlesi

1.               “Muhterem Müslümanlar”, “Aziz müminler” “Değerli Din Kardeşlerim” gibi cemaatin dikkatini çekebilecek iyi bir hitap cümlesiyle hutbeye başlanmalıdır.

Konunun Takdimi

1.               “Hutbemiz…Hakkındadır” veya “Hutbemizde … konusunu ele alacağız” gibi bir takdim cümlesiyle hutbe konusu zikredilebilir.

Giriş

1.               Bu bölümde cemaatin dikkati çekilir. Konunun önemiyle ilgili bir olay anlatılabilir veya bir soru sorulabilir.

Gelişme

1.               Bu bölümde konu ayetlere ve sahih hadislere dayanarak anlatılır. Somut örnekler verilerek konu günlük hayatla ilişkilendirilir. Uyarı ve öğütlerde bulunulur.

Sonuç

1.               Bölümde hutbenin başlangıcından itibaren zikredilen hususlar birkaç cümle ile özetlenir, hedeflenen amaçlar vurgulanır.

3.3-1.        Bilgi Toplama ve Düzenleme

1.               Dinî hitabetin bilgi toplama sürecinde birincil kaynakları kullanmak önemidir.

2.               Kur’an-ı Kerim ve hadis kaynakları kullanılmalı; konuyla ilgili ayet ve hadisler tespit edilmelidir.

3.               Bunun yanında İslamî ilimlerin diğer alanlarına ilişkili kaynaklardan da faydalanılmalıdır.

 (Örnek: İbadetler ile ilgili meselelerde Fıkıh İlmine, İnançlar ile ilgili meselelerde kelam ve akaid ilmine vb.)

4.               Seçilen konu ile ilgili ayetlerin ve hadislerin bulunması için Kur’an meallerinin fihristlerinden ve çeşitli eserlerden yararlanılmalıdır.

Ø    Muhammed Fuad Abdülbaki – el-Mu’cemu’l-Müfehres li Elfâzi’l Kur’âni’l Kerim

Ø    Heyet – el-Mu’cemu’l-Müfehres li Elfâzi’l Hadisi’n Nebevi

5.               Konunun daha iyi anlaşılması için tefsirlerden faydalanılmalıdır.

Ø    Taberi – Câmiu’l Beyân

Ø    İbn Kesir – Tefsiru’l Kur’âni’l Azim

Ø    Zemahşeri – el-Keşşaf

Ø    Fahreddin er-Razi – Mefâtihu’l Gayb

Ø    Elmalılı Hamdi Yazır – Hak Dini Kur’ân Dili

6.               
Dinî hitabette hadislere yer verilirken güvenilir kaynaklara başvurulmalı, zayıf ve uydurma sözlerden sakınılmalıdır.

Ø    
Buhari – el Câmiu’s Sahih. (KÜTÜB-İ SİTTE VE KÜTÜB-İ TİS'A ESERLERİNDEN)

Ø    Müslim – el Câmiu’s Sahih (KÜTÜB-İ SİTTE VE KÜTÜB-İ TİS'A ESERLERİNDEN)

Ø    Tırmızi – es- Sünen (KÜTÜB-İ SİTTE VE KÜTÜB-İ TİS'A ESERLERİNDEN)

Ø    Nesâi – es- Sünen (KÜTÜB-İ SİTTE VE KÜTÜB-İ TİS'A ESERLERİNDEN)

Ø    Ebu Davud – es-Sünen (KÜTÜB-İ SİTTE VE KÜTÜB-İ TİS'A ESERLERİNDEN)

Ø    İbn Mâce – es-Sünen (KÜTÜB-İ SİTTE VE KÜTÜB-İ TİS'A ESERLERİNDEN)

Ø    Darimi – es-Sünen (KÜTÜB-İ TİS'A ESERLERİNDEN)

Ø    İmam Malik – Muvataa’ (KÜTÜB-İ TİS'A ESERLERİNDEN)

Ø    Ahmed bin Hanbel – el-Müsned (KÜTÜB-İ TİS'A ESERLERİNDEN)

Ø    Buhari – Edebü’l Müfred

Ø    İmam Nevevi – Riyazu’s Sâlihin

Ø    Ahmed Naim – Kâmil Miras – Sahih-i Buhari Muhtasarı Tecrid-i Sarih Tercemesi (2189 Hadis İçerisinde Var)

Ø    Diyanet İşleri Başkanlığı – Hadislerle İslam (Konulu Hadis Çalışması)

7.               Fıkıh, akaid, siyer gibi ilimlerden istifade edilmelidir.

Ø    Fıkıh Eserleri;

v    Ömer Nasuhi Bilmen – Büyük İslam İlmihali (HANEFİ)

v    Türkiye Diyanet Vakfı – İlmihal (HANEFİ)

v    Serahsi -- el-Mebsut (HANEFİ)

v    Kasâni – Bedâiu’s Sanâi (HANEFİ)

v    Merginani – el Hidaye (HANEFİ)

v    Mevsıli – el İhtiyar (HANEFİ)

v    İbn Abidin – Reddü’l Muhtar (HANEFİ)

v    İmam Şafii – el-Ümm (ŞAFİİ)

v    Şirazi –Mühezzeb  (ŞAFİİ)

Ø    Kelam – Akaid Eserleri

v    İmam Maturudî – Kitâbu’t Tevhid

v    Nureddin es-Sâbuni – Maturidiyye Akaidi

Ø    Siyer Eserleri

v    İbn İshak – es- Sîre

v    İbn Hişam – es-Sîretu’n Nebeviyye

v    Vâkıdî – Kitâbu’l Meğâzi

v    Mustafa Asım Köksal – İslam Tarihi ve Muhammed

v    Muhammed Hamidullah – İslam Peygamberi 

8.               Dinî hitabetin hazırlık sürecinde toplanan bilgiler plana ve önem derecesine göre düzenlenir.

9.               Bilgiler arasında bağlantılar kurulur.

10.            Müjdeleyici ve uyarıcı ayetler arasında denge sağlanır.

11.            Âlimlerin konuyla ilgili görüşleri dikkate alınır.

12.            Hurafe ve yanlış anlaşılmalara sebep olacak bölümler çıkarılır.

NOT: Bütün mevzular ile alakalı temel eser olarak ilk DİYANET İŞLERİ ANSİKLOPEDİSİ eserine bakılabilir.

3.4- Bilgi Aktarma İlke ve Yöntemleri

         1. Dinî hitabette hutbe ve vaazın hazırlanması kadar cemaate sunulması da son derece önemlidir.

         2. Dini bir bilgi aktarımda bazı hususlara dikkat edilmesi gerekir;

3.4.1- Vaaz ve Hutbe Sunumunda Dikkat Edilecek Ortak Noktalar

1.               Vaiz veya hatip sunum yapmadan önce hazırlık yapmalıdır.

2.               Dinleyicilerin karşısına çıkmadan metin gözden geçirilmelidir.

3.               Kıyafetler temiz, düzgün ve uyumlu olmalıdır.

4.               Metin sade, anlaşılır olmalı ve güzel bir üslupla hitap edilmelidir. Yeri geldiğinde konu ile hikâyeler, kıssalar, şiir ve atasözlerindenyararlanılmalıdır.

(ÖRNEK: Bir dini emir ya da yasaktan söz edilirken “Yapmalısın” veya “Kaçınmalısın” yerine “Yapmalıyız” veya “Kaçınmalıyız” ifadeleri kullanılmalıdır.

5.               Gereksiz tekrarlardan kaçınılmalı, konu somut örneklerle anlatılmalıdır.

6.               Konu, günlük hayatla bağlantılar kurularak açıklanmalıdır.

7.               Korkutucu ifadelerden uzak durulmalı, müjdeleyici olunmalıdır.

8.               Konuşurken beden dili kullanılmalı ve diksiyona dikkat edilmelidir.

9.               Konuşma sırasında zaman zaman konu ile ilgili zarif nükteler kullanılmalıdır.

10.            Konuyu sunarken önemli alıntıların kaynağını ifade etmelidir.

3.4.2- Hutbeyi Sunarken Dikkat Edilecek Tutum ve Davranışlar

1.               Hutbe metni dil bilgisi açısından kontrol edilmelidir.

2.               Hutbede uzun cümlelere ve uzun heceli kelimelere yer verilmemelidir.

3.               Hutbe sırasında sesli olarak okunan Arapça dualar tane tane okunmalıdır.

4.               Hutbe tamamen metinden okunmamalıdır.

5.               Hutbede verilen mesajlarda müjde ve uyarı dengesi gözetilmelidir.

6.               Hutbelerde detaylı bilgilerden kaçınmalı ve özlü mesajlar verilmelidir.

3.5- Dini Hitabette Değerlendirme 

1.               Dini hitabeti değerlendirme kriterleri aşağıdaki tabloda verilmiştir;



 

Yorumlar

EN ÇOK OKUNANLAR

İMAN VE İSLAM

 İMAN VE İSLAM Kelime-i Tevhid ve Kelime-i Şehadet 1.                Allah’a ve Hz. Muhammed’e karşı inancımızı ifade ettiğimiz ve inancın özü olarak nitelendirilen ifadelere   “ Kelime-i Tevhid”  ve “Kelime-i Şehadet” ismi verilir.  Şayet bir kimse bu sözleri kalben söylerse (dil ve kalp) Müslüman olur. Kelime-i Tevhid 1.                “La İlahe illallah. Muhammedun Rasulullah. (Allah’tan başka ilah yoktur. Muhammed, Allah’ın Rasulüdür)”   ifadesi kelime-i tevhid deyince anlaşılan lafızlardır. Bu sözü söylemiş olan kimse  Allah’ın tek ilah olduğunu ve Hz. Muhammed’in onun kulu ve elçisi olduğunu   kabul etmiştir. 2.                İslam dini, tevhid dinidir;   tek olan Allah’a inanç duyma dinidir.   Tevhid ’in zıddı ise şirktir.   Şirk, Allah’ı ortak koşmak manasına gelmektedir.  3.                Müslümanlar şirkten uzak durmalıdırlar ki bunun için   kelime-i tevhid-i sık sık tekrar etmeliler ve hayatlarına tatbik etmelidirler;   Yüce Allah’ın var olduğunu, bir olduğunu ve her şeyin

İBADET VE İNSAN

İBADET VE İNSAN 1.                İmanın Göstergesi İbadet 1-               İnanmak ve tasdik etmek manasına gelen  iman etmek,  Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, ahiret gününe, kaza ve kadere (hayrın ve şerrin Allah’tan geldiğine) inanmak  manasına gelmektedir.  2-               Teslim olmak manasına gelen   ibadet,  Allah’a kul olmak   demektir. 3-               Kainattaki bütün varlıkların var olma sebebi Allah’tır.   Yani bütün varlıklar, varoluşlarını Allah’a borçludurlar.  O halde onlarda sonsuz bir bağlılıkla Allah’a itaat etmelidirler.  Bu hususta Allah  “Allah’ın yarattığı şeyleri görmüyorlar mı? Onların gölgeleri Allah’a secde ederek ve tevazu ile boyun eğerek sağa-sola dönmektedir”  buyurmaktadır.  4-               Dünyada var olan her bir varlığın bir amacı vardır.   Bu hususta Allah  “Biz gökleri, yeri ve bunlar arasındakileri oyun olsun diye yaratmadık”  buyurmaktadır.  Bu canlılar içerisinde insan da vardır ki onun da dünyada bir görevi vardır.   Allah

KUR'ÂN-I KERİM'İ DOĞRU VE GÜZEL OKUMA: TECVİD (1. VE 2. HAFTA)

KUR'ÂN-I KERİM'İ DOĞRU VE GÜZEL OKUMA: TECVİD  HARFLERİN MAHREÇLERİNİN TELAFFUZU 1- Kur’ân-ı Kerim’in  kendine has usulü ve fonetiği  vardır. Buna uygun olarak okunması için ise  harflerin mahreçlerini tam ve doğru olarak telaffuz etmek  gerekir. Bu yüzden Müslümanlar, Kur’ân da harflerin mahreçleri hususunda ki eğitime önem vermişler ve  tashih-i huruf ismi verilen eğitim yöntemini  geliştirmişlerdir. 2- Tashih-i huruf dersi  fem-i muhsin  ismi verilen kişiden alınmalıdır. 3- Kur'ân harflerinin   mahreç bölgesi üçtür; Dil (diş/damak), Dudak, Boğaz. 4- Mahreç bölgelerinden boğaz,  kendi içerisinde boğazın ağza yakın olan kısmı (çıkan harfleri غ خ), boğazın orta kısmı (çıkan harfleri ح ع) ve boğazın ağza uzak olan kısmı (çıkan harfleri ا ه)  şeklinde 3 bölüme ayrılmaktadır. 5- Mahreç bölgelerinden olan  dudak bölgesinden ise üst ön dişlerin ucu ile alt dudağın içinin ısırılmasıyla ف, dudakların öne toplanmasıyla و, dudakların normal halindeyken kuvvetlice kapanmasıyla ب ve d