ALLAH
İNANCI
1. ALLAH VARDIR
v
Allah’ın
varlığını kanıtlamak adına yaratılanlara bakmamız gerekir.
v
Yaratılanlar
arasında bir kader (ölçü-düzen) vardır. O halde bu kaderi bir de oluşturan
olmalıdır ki, o Allah’tır. Örnek:
- Dünya kendi etrafında 24 saatte döner. (Düzeni Var)
- Dünya güneş etrafında 365
gün 6 saatte döner. (Düzeni Var)
v
Var
olan dünyadaki düzenin rastgele olmasının imkânı yoktur. Mesela bir resim var
ise muhakkak ressamı olduğunu ya da bir masa varsa muhakkak marangozu olduğunu
düşünüyorsak bu düzenin de sahibi olduğunu mantık olarak düşünmek zorundayız.
2. ALLAH BİRDİR
v
Birden
fazla Allah’ın olması durumunda ortaya kargaşa/kaos çıkacaktır. Mesela bir
Allah, bir varlığı yaratmak diğeri ise yok etmek istese, bu durumda sonsuz
kuvvete sahip iki Allah arasında çatışma ortaya çıkar. Devamında ise
düzensizlik baş gösterirdi. Ancak Dünya’daki düzene göz attığımızda, Allah’ın
tek olduğunu görebilmekteyiz.
NOT: Allah’ın
bir-tek olmasına “VAHDANİYET” ismi verilir. Bu inanca ise “TEVHİD” ismi verilir.
Tevhid, Allah’ın zatında, sıfatlarında ve fiillerinde tek olmasına denir.
v
Allah’ın
bir-tek olması aynı zamanda eşsiz ve benzersiz olması manasına gelmektedir.
3. ALLAH YARATANDIR
v
Dünya’da
belli bir düzen vardır. Bu düzenin kendi kendine var olması düşünülemez. O
halde bu düzenin (ince ayrıntılı) sonsuz kuvvette oluşturanı olmalıdır.
v
Allah’ın
yaratması, yoktan var etmesi demektir. O, yaratmak için hiçbir alete ya da
malzemeye ihtiyaç duymaz. “OL” ders ve o yaratmayı düşündüğü şey, yaratılmış
olur.
NOT: Allah’ın yaratma
sıfatına “TEKVİN”
ismi verilir.
v
Allah’ın
düzenini anlamak için bilimden yardım almamız gerekir. Mesela gezegenler
hakkında bilgi almak için Astronomi gibi bilimlerden yardım almak lazım
gelmektedir.
4. ALLAH RAHMANDIR VE RAHİMDİR
v
Allah’ın birçok özelliğini ifade eden
isimleri mevcuttur. Onun bu isimlerine Esmâü’l Hüsna ismi verilmektedir. Dua ederken bu
isimleri kullanmak güzel olur.
v
Allah’ın isimlerinden bir tanesi de
Rahman’dır. Rahman, şartsız
bir şekilde Allah’ın dünyada bütün insanlara merhamet göstermesi manasına
gelmektedir. Onun bu isminin tezahürü ise dünyadaki gözle görülen ve görülmeyen bütün varlıkların insana
hizmet etmesini örnek
verebiliriz. Yani Allah’ın insana gerek emeği ile gerek ise emeği olmadan
verdiği nimetlerdir.
v
Allah’ın bir diğer ismi Rahim’dir. Rahim, Allah’ın ahirette bütün inananlara merhamet etmesi manasına gelmektedir. Allah’ın bu
isminin tezahürü ise cennettir.
NOT: Kendisinden başkasına merhamet göstermeyene Allah da
merhamet göstermez.
5. ALLAH GÖRÜR, İŞİTİR VE BİLENDİR
v Allah, görendir. Ancak bu görme
işini insanın görmesinden farklı yapar. İnsan görebilmek için sağlam bir göze, aydınlık ortama ve görülecek nesneye
ihtiyaç duyarken
Allah’ın görmesinde bunlara ihtiyaç yoktur. Allah, görme işini sınırsız yapar ve herhangi bir malzeme ya da
alete ihtiyaç duymaz. Mesela insan çıplak göz ile
virüsleri göremez. Çünkü onun gözlerinde sınır vardır.
NOT: Allah’ın her şeyi görmesine Basar denir.
v Allah işitendir. Ancak bu işitme
işini insanın işitmesinden farklı yapar. İnsan işitmek için sağlam bir kulağa ve sese ihtiyaç duyarken Allah’ın
işitmesinde bunlara ihtiyaç yoktur. Allah
duyma işini sınırsız yapar ve herhangi bir malzeme ya da alete ihtiyaç duymaz.
NOT: Allah’ın her şeyi duymasına Semi’ denir.
v Allah bilendir. Ancak bu bilme
işini insanın bilmesinden farklı yapar. İnsan bilmek için duymaya, görmeye ve böylece öğrenmeye ihtiyaç duyarken
Allah’ın bilmesinde bunlara ihtiyaç yoktur. İnsan ancak var olanı
bilebilirken, Allah her şeyin yaratıcısı
olması sebebiyle yani her şey ondan olmasından ötürü zaten bilendir. Allah
bilmesi sınırsızdır. Bilginin kendisidir.
NOT: Allah’ın her şeyi bilmesine ilim denir. Allah, olmuş ve olacak her şeyi bilendir.
6. ALLAH’IN HER ŞEYE GÜCÜ YETER
v
Allah’ın
gücü sınırsızdır. Allah bu güç ile dilediği şeyi hiç zorlanmadan gerçekleştirir.
v
Allah’ın
her şeye gücü yetmesini, her şeyi bilebilmesi,
dileyebilmesi ve yardımsız yaratabilmesi olarak bütüncül bir şekilde anlamamız lazım gelir.
NOT: Allah’ın sahip olduğu bütün özellikler, insanlardan farklı olarak bütünlük gösterir.
Örnek: İnsan bir fiile kalkışmadan
düşünür, plan yapar ve işi yapmaya kalkışır. Ancak önüne zorluk çıkarsa
yapacağı şey ile alakalı yapacağı şey ile alakalı her bilgiye vakıf olsa da
yapamama ihtimali vardır. Ancak
Allah bir şeye “OL” emrini verir ve o şey anında oluverir.
NOT: Allah’ın her şeye gücü yetmesine “KUDRET” ismi verilir.
v
Allah’ın
sonsuz kuvvetini görmek için yaratılmışlara
bakmak yeterlidir. Örnek:
- Güneş Sistemi’nde ki Düzen
- İnsanlardaki Organların Uyumu
- Doğadaki Besin Zinciri Dengesi
v
Allah’ın
sonsuz gücünden bir parça insanlara, Allah
tarafından verilmiştir. İnsanlar
verilen bu güç ile birtakım işleri yapabilme kudretine sahip olurlar.
NOT: İnsan bir işe başlarken ya da zora düştüğü zaman “Allah’ım bana güç ve kuvvet ver” diye dua etmelidir.
7. ALLAH İLE İRTİBAT DUA
v
“Çağırmak, istemek, seslenmek, yakarmak” gibi manalara gelen dua kelimesi, Allah’a
yalvarmak ve ondan bir şeyler istemek manasına gelmektedir.
v
Dua,
Allah ile irtibatımızı sağlayan ve O’na olan güvenimizin
göstergesidir.
v
İbadet ve dua ayrılmaz bir bütündür. Ya ibadet öncesi ya da sonrası dua edebiliriz. Örnek:
- Kurban kesmeden önce namazdan sonra dua edilir.
NOT: Dualar direk
Allah’a ve samimi bir şekilde yapılmalıdır.
v Dua için belirli bir zaman dilimi
olmayıp her zaman dua edilebilir.
Ancak belli vakitler vardır ki; bu vakitlerde edilen
dualar daha makbuldür;
- Arefe Günü - Cuma Gecesi
- İftar Vakti -
Farz Namazlarından Sonra Cemaatle Edilen Dua
v İşlerimizin yolunda gitmesi için hem
çok çalışmamız hem de çok dua etmemiz gerekmektedir.
NOT:
Tevhid: Allah’ın zatında, sıfatlarında ve fiillerinde bir olduğu
inancına tevhid ismi verilir.
Hanif: Hz İbrahim’in dini geleneğine
bağlı olan ve tevhid inancına sahip kimselere Hanif ismi verilir.
Esmâ-u’l Hüsna: Allah ait olduğu bilinen ve ayet ile
hadislerde geçen sıfatlara ve isimlere Esmâu’l Hüsna ismi verilir.
8. KUR’ÂN VE SÜNNETTEN DUA ÖRNEKLERİ
v
“Ey Rabb’imiz! Biz kendimize zulmettik. Eğer
bizi bağışlamaz, bize acımazsan mutlaka zarara uğrayanlardan oluruz.” (A’raf Suresi 23. Ayet) – Hz. Adem’in Duası
v
“Rabb’imiz! Hesap kurulacağı gün beni, anamı,
babamı ve müminleri bağışla” (İbrahim
Suresi 41. Ayet) – Hz. Adem’in Duası
v
“Mûsâ -Rabbim! - dedi: Kalbime genişlik ver.
İşim bana kolaylaştır. Dilimden düğümü çöz ki sözümü iyi anlasınlar.” (Tâhâ Suresi 25-28. Ayet) – Hz. Mûsâ’nın Duası
v
“Allah’ım! Kötü ahlak sahibi olmaktan, fena
işler yapmaktan ve yanlış inançlara sapmaktan sana sığınırım.” (Hz. Muhammed’in Duası)
v
“Allah’ım! Senden, faydalı bir ilim, temiz
bir rızık ve kabul edilmiş bir ibadet dilerim” (Hz. Muhammed’in Duası)
v
“Ya Rabb’i! Sen affedicisin, affetmeyi
seversin, beni de affet!” (Hz.
Muhammed’in Duası)
9. KÜLTÜRÜMÜZDEN DUA ÖRNEKLERİ
v
Doğum (Allah analı babalı büyütsün), sünnet, ölüm (Allah
rahmet eylesin), asker uğurlama, iş yeri açma (hayırlı işler olsun), hacca gitme,
yola çıkma (Allah’a emanet ol), evlenme gibi durumlarda toplu/bireysel evde, camide vs. yerlerde
dua edilebilir.
v
Ramazan sofraları, Cuma ve kandil geceleri, bayramlar ve
hatimlerin neticesinde dua edilmesi de kültürümüze yerleşen dua çeşitlerindendir.
NOT: Kültürümüzde yatarken
bile dua etmek geleneği vardır. Mesela bir kimse yatarken
ona “Allah rahatlık versin” deriz.
v
Esnaf duası, kültürümüze yerleşen bir diğer dua çeşididir; esnaf sabah
dükkanlarını açmadan önce “dua kubbesi” ismi verilen yerde toplanır ve
işlerinin hayırlı geçmesi için Allah’a dua ederler. Ya da usta, kalfa olma gibi
durumlarda dua edimi vardır.
v
Kültürümüzde
sanat eserlerinde bile dua edimi vardır.
Cami kapıları, çeşmeler, mezar taşları ve evlerin kapı girişlerinde dualar
yazılıdır. Örnek:
- 3. Ahmet tarafından yaptırılan çeşme üzerinde; “Aç besmeleyle iç
suyu, Han Ahmet’e eyle dua” duası yazılıdır.
v
Kendilerini
Hz. Ali’ye bağlı olarak kabul eden Alevi-Bektaşi
kültüründe meşhur olan “Nehcü’l-Belağa”
ismindeki kitapta birçok dua örneği vardır.
HZ. İBRAHİM
v
Kur’ân’da geçmiş toplumlarla ilgili ibret
verici hikayeler anlatılır. Bu hikayelere “KISSA”
ismi verilir.
v
Kendisine
“Halil” ya
da “Halilullah” lakapları verilen Hz. İbrahim, bu kıssalarda ismi
sıkça geçen peygamberlerden bir tanesidir.
v
Hz.
İbrahim, Ur ismi verilen şehirde doğmuştur. Bu şehir, Suriye’nin
kuzeyinde, Anadolu’nun güneyindedir.
v
Putperest
bir toplumda yaşayan Hz. İbrahim, hiçbir zaman
putlara tapmamıştır. Çocukluğunda
bile tek olan Allah’a inanmıştır. Bu düşünceye aklını
ve mantığını kullanarak varmıştır.
v
Hz. İbrahim’in
anlattığı din, tevhid inancına dayanmaktaydı. Kendisine Suhuf ismi verilen 10 sayfalık kutsal metin, Allah
tarafından indirilmiştir.
v
Cahiliye
toplumunda (İslam’ın Gelmeden Önce), Hz. İbrahim’in dini geleneğinde yaşayan
kimselere “Hanif” ismi verilirdi.
v Hz. İbrahim, Mekke’ye giderek oğlu Hz. İsmail ile Kâbe’yi temelleri
üzerine yükseltti.
v
Hz. İbrahim son derece cömert bir insandı.
Sofrasında misafir eksik olmazdı. Bu nedenle misafiri eksik olmayan sofralara “Halil İbrahim Sofrası” denir.
v
Hz. İbrahim, putlara karşı tutumundan ötürü (mesela
Hz. İbrahim’in putları kırması olayı ve bunu büyük puta atfetmesi) dönemin kralı Nemrut tarafından büyük bir ateşe atılıp
yakılmak istendi.
Ancak Allah, ateşe “serin ol” emrini verdi.
Ateşte Hz. İbrahim’i yakmadı. Bu olay bugünkü Şanlıurfa Balıklı Göl’de gerçekleşmiştir.
Ateşin, Allah tarafından suya, yakacakların
ise balığa dönüştüğü inancı vardır.
İHLAS SURESİ
v Kur’ân’da 112. Suredir.
v 4 ayetten meydana gelir.
v Allah’ın varlığından,
birliğinden ve hiçbir şeye ihtiyaç duymamasından bahseder.
v İhlas, her türlü yanlış ve batıl inançtan uzak durarak sadece
Allah için samimi bir şekilde Allah’ın emirlerine uymak manasına gelmektedir.
v Namaz, kabir ziyaretleri,
taziye, mevlit vs. törenlerde okunan suredir.
Yorumlar
Yorum Gönder