İMAM HATİP DERSLERİM
TÜRKİYE'DEKİ MİSYONERLİK FAALİYETLERİ
1. Latince missio’dan gelen misyon, "görev ve yetki", misyoner ise görevli ve
yetkili olan kişiye denir. Misyonerlik bir
dinin özellikle Hıristiyanlık ve Budizm gibi dinlerin yayılması için yapılan
sistematik faaliyetlere denir. Matta İncil’inde İsa kendi misyonunu “İsrailoğullarının kaybolmuş koyunlarına gönderildim”
diye ifade etmiş ve sadece Yahudilere
gidilmesi gerektiğini söylemiştir. Havarilerine
de “Öteki uluslara gitmeyin... Bunun yerine,
İsrail halkının yitik koyunlarına gidin.” demektedir.
2. Miladi 1. yüzyılda yaşamış olan,
Putperest kökenli ve Gentile Hristiyanlığının lideri olan Pavlus, Hz. İsa’nın öğretisi ve söyleminin dışına çıkmış, kendini Yahudi
olmayanların havari olarak isimlendirmiş ve misyonerlik faaliyetlerini diğer
milletlere yöneltmiştir. Ayrıca Pavlus günümüz Hıristiyanlığındaki misyonerliğin metot ve uygulamalarının
kurucusu sayılır. Pavlus
bu amaca yönelik olarak Anadolu ve
Yunanistan’ı kapsayan üç misyon yolculuğu yapmıştır.
3. Misyonerlik ile ilgili kullanılan bazı kelimeler şunlardır:
ØMisyon: Misyon araştırmalarının önemli isimlerinden David J. Bosch, misyonun amaçlarını genel
anlamda şöyle sıralar:
ü İnancın propagandasını yapmak,
üTanrı'nın krallığı düşüncesini yaymak,
ü İnanmayanları, Hıristiyanlaştırmak,
ü Yeni kiliseler tesis etmek.
Misyon
teriminin zaman içerisinde bazı uygulamalardan
dolayı kötü bir arka plana sahip olmaya
başladığı görülür. Misyonerlik faaliyetleri
zamanla;
ü Gidilen bölgelerdeki halkı dinlerinden tamamen uzaklaştırıp düşman etmek
ü Siyasi bakımdan ülkede kargaşa çıkarmak
ü Ekonomik olarak da gidilen bölgeyi sömürgeleştirmek gibi olumsuz anlamlara gelmeye başlamıştır.
ØEvanjelizm: Güzel haberi yaymak manasında
kullanılan Evanjelizm kelimesi, zamanla misyon kelimesi yerine kullanılmaya başlanmıştır. Fakat bu iki kavram arasında ufak
bir farklılık vardır. Evanjelizm, Hristiyan ülkelerinde Hristiyanlara
yönelik faaliyetleri ifade ediyorken misyon ise Hristiyan olmayanlara yönelik faaliyetleri ifade eder. Fakat iki kavramın da ortak özelliği Hıristiyanlığı duyurmayı, yaymayı ve benimsetmeyi amaç edinmektir.
ØŞahitlik: Hıristiyan bir kişinin halleri ve
hareketleri ile iyi bir Hristiyan hayatı sürmesi manasına gelen şahitlik terimi bir Hristiyan’ın Hristiyan'ca yaşayarak Hıristiyan olmayanları
etkilemeye çalışması manasında da günümüzde
kullanılmaktadır.
ØBeyan: İnsanlara İncil'i vaaz etmek manasında
kullanılan beyan kelimesinin özünde insanları Hıristiyanlaştırmak vardır.
ØDiyalog: Vatikan Konsili’nde (1962-1965) Kiliseler öncelikle kendi
aralarındaki problemleri çözmek için dinler arası diyalog şeklinde bir terimi gündeme getirmiştir. Fakat değişik tarihlerde yayımlanan diyalogla ilgili metinlerde
(örneğin Dominius Iesus, 20), diyalogun amacı Hıristiyan olmayanlara
İsa-Mesih’i tanıtmak ve bilinir kılmak şeklinde tanımlanarak diğer
dinler de bu söylem içine katılmıştır.
4. Günümüzde kullanılan en istismarcı misyonerlik metotlarından birisi
inkültürasyon’dur. İnkültürasyon,
İnsanları Hıristiyanlaştırmak için onların aşina
olduğu dinî ve kültürel tarzda davranmak demektir. Bu metot özünü Pavlus’un, Yahudi ile onları kazanmak için onlara Yahudiymiş gibi
davranması, Yahudi olmayanlara da Yahudi değilmiş gibi davranmamasından
almaktadır. Hıristiyanların bu metodu, filozof Machievelli’nin amaca ulaşmak için her yol mübahtır
mantığıyla yakından ilgili görünmektedir.
5. “En doğru Hıristiyanlığın” mensubu oldukları
kilise tarafından temsil edildiğine inanan bazı Hıristiyanlar, misyonerlik faaliyetlerini Hıristiyanlık içindeki farklı mezhepler
arasında da gerçekleştirmektedir. Bir kiliseye mensup olan bir kişinin, başka bir kiliseye mensup misyonerler tarafından kilisesinin
değiştirilmesine proselitizm (misyonerliğin istismarı) denilmektedir.
Yani Katolik olan birini, bir Protestan misyonerin, Protestan yapması
misyonerliğin istismar edilmesi şeklinde anlaşılmaktadır. Çünkü hâli hazırda bir kiliseye bağlı olan zayıf, hasta, ihtiyaç
sahibi gibi duyguların istismar edildiği düşünülmektedir. Bu nedenle kiliseler de bu hususta
birbirlerine ciddi eleştiriler yöneltmiştir.
6. İslam'daki tebliğ ve davet anlayışıyla Hıristiyanlıktaki
misyonerlik anlayışı arasında ciddi farklar vardır. Tebliğ ve davet; doğruların ilan edilip duyurulması iken
misyonerlik, insanların ne yapıp edilip Hıristiyanlaştırılması faaliyetidir.
Yorumlar
Yorum Gönder